Ekonomim gazetesi yazarı Vahap Munyar gündeme dair açıklamalar yapan Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Yönetim Kurulu Başkanı, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili, Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, sektörün son durumunu değerlendirdi. Güleç, “Nadasta gibiyiz. Sektörümüz direncini kaybediyor. 25 yıldır yaptığımız işler, attığımız adımlar, markalaşma çabaları, tasarım, ihracat pazarlarını yaygınlaştırma etkili oldu. Türkiye, mobilyada dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girdi. Bunda, sektör oyuncularının, girişimcilerimizin büyük payı var. Bizim sektörde fason üretimin payı çok düşük kaldı. Firmalarımız daha çok kendi markasıyla dünyaya açılmayı, ihracat yapmayı, mağaza açmayı yeğledi. Mobilya sektöründe üreticilerin dünyanın 100’ü aşkın ülkesinde açtığı mağaza sayısı 5 bin dolayında. Sektörümüz 210 ülke ve noktaya ihracat yapıyor. Türkiye, tüm mobilya kategorilerinde üretim yapan 4 ülkeden birisi” dedi.

Ahmet Güleç

MALİYETLERİMİZ ÇOK ARTTI

Türkiye’de üretim yapmanın pahalı hale geldiğini vurgulayan Güleç, “Polonya’da, İtalya’dan, Almanya’dan pahalı hale geldik. Yüksek enflasyon dengeleri bozdu, maliyetlerimiz çok arttı. ABD, mobilyada en büyük pazar. Çin ve Vietnam, ABD’nin en büyük mobilya tedarikçileri olarak öne çıkıyor. Afrika ülkeleri de mobilya üretimine giriyor.”

900 MİLYAR DOLARI AŞACAK

Dünya mobilya pazarının 2030 yılına kadar 900 milyar doları aşmasının beklendiğinin altını çizen Güleç, “Rekabetin hızla arttığı bu ortamda sadece kaliteli üretim yeterli değil. Küresel başarı için tasarım, inovasyon ve sürdürülebilirlik vazgeçilmez unsurlar haline geldi. İçinde bulunduğumuz durumu tasarımla aşabileceğimizi gördük. Tasarım ihracatta katma değeri yükseltecek bir kapı açıyor. Tasarım, Türk mobilya sektörünün yeni hikayesi olacak. Pazarda sürdürülebilir bir yer edinmek için yaratıcı endüstrilerle güçlü bağlar kurmak, tasarımı iş süreçlerinin merkezine almak gerekiyor. “Furnishings & Design İstanbul”un (FDI) ilkini geçen yıl gerçekleştirdik. Olumlu katkısını da birinci organizasyondan itibaren gördük. “FDI 2025”, Türkiye’nin mobilya sektöründe küresel bir tasarım merkezi olmasına öncülük edecek. Bu yıl tasarım fuarımızı 2.5 kat büyütüyoruz. Katılımcı firma sayısı 100’ü aşacak. FDI, Türkiye’de ve çevre ülkelerde tasarımı odağa alan ilk fuar olarak öne çıktı. Sektörde entelektüel sermaye oluşsun, tasarım endüstrinin ana bileşeni olsun istiyoruz. Biz var olanı dönüştürecek bir yol haritası çiziyoruz. Türk mobilya sektörü, 100’ü aşkın ülkede 5 bin mağazayla aslında dünyada kendine önemli alan açmış bulunuyor… Tasarıma odaklanması, sektörün katma değerini, ihracat gelirini artırmasını tetikleyecek…

10 YIL KULLANILACAK MOBİLYAYA 9 AYLIK TAKSİT YETERLİ DEĞİL

MOSFED Yönetim Kurulu Başkanı, TİM Başkanvekili, Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, kredi kartı taksitlerine dikkat çekerek, “Alınan mobilya ortalama 10 yıl kullanılıyor. 10 yıl kullanılan mobilya satın alınırken kredi kartına 9 ay taksit uygulanması elbette yeterli olmuyor. Mobilyada taksit süresini 48 ay uygulayan ülkeler var. Ülkemizde de mobilya alışverişi sırasında kredi kartına 18 ay taksit uygulanması çok daha doğru olur. Ticari kredi kartlarının kullanımı da bankalara uygulanan kredi kısıtlaması kapsamında bulunuyor. Ticari kredi kartlarının kısıtlama kapsamı dışına çıkarılmasını bekliyoruz” dedi.

10-15 YILDA YETİŞEN ÇALIŞMA ARKADAŞLARINI KAYBETMEK KOLAY DEĞİL

Güleç, sektörün istihdamına dikkat çekerek, “Sektörümüzün üretim tarafındaki toplam istihdam 253 bin dolayında bulunuyor. Üreticilerin mağazalarında da toplam 300 bin kişi çalışıyor. Sıkıntı yaşayan şirketler personel azaltma yoluna gidiyor. İstihdam kaybı basit bir durum değil. Çalışma arkadaşlarımız işe ilk başladığından itibaren 10-15 yılda yetişiyor. Yetişmiş elemanı kaybetmek hiç de kolay değil. Eskiden eleman arar, bulamazdık. Şimdi eleman bulmak çok kolaylaştı” dedi.

Kaynak: EKONOMİM