TBMM tarafından onaylanan karar, sosyal devlet anlayışının güçlü bir adımı olarak yorumlandı. Düzenleme özellikle borçlarını ödemekte zorlanan vatandaşları kapsadı. Yasal takibe düşmüş borçlar öncelikli alanlar arasında yer aldı. İcra sürecinde bulunan tüketici kredileri ve kredi kartı borçları uygulamaya dahil edildi. Böylece borç yükü altında kalan bireyler için yeni bir dönem başladı.
200 bin TL’ye kadar borcu olanların borcunun silinmesi, kapsamı nedeniyle dikkat çekti. Belirlenen üst limit, borçlu vatandaşların büyük bölümünü ilgilendirdi. Ekonomi uzmanları, bu kararın piyasada olumlu bir etki yaratacağını ifade etti. Borçtan kurtulan bireyler, finansal hayata yeniden katılma imkânı elde etti. Bu durumun tüketim harcamalarına da yansıması bekleniyor.
Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte kamu bankaları yeniden gündeme taşındı. Borç yükünden arınan vatandaşlar, temiz bir mali sicille yeni kredi imkânlarını araştırmaya başladı. Kamu bankalarına 200 bin TL kredi başvuruları için yoğun ilgi oluştu. Bankalar, yeni dönemde daha kontrollü kredi politikaları uyguladı. Amaç, vatandaşların tekrar borç sarmalına girmesini engellemek oldu.
Borç silme süreci belirli şartlara bağlı olarak ilerledi. Yetkililer, başvuru tarihleri ve gerekli belgelerle ilgili hazırlık yaptı. Resmî açıklamaların kısa süre içinde paylaşılması planlandı. Vatandaşların, duyurulan tarihlerde ilgili kurumlara başvuru yapması gerektiği belirtildi. Sürecin dijital kanallar üzerinden de yürütülmesi kolaylık sağladı.
Ekonomi çevreleri, alınan kararın piyasaya moral verdiğini dile getirdi. Borç yükünden kurtulan bireyler, harcamalarını daha planlı yapmaya başladı. Bu durum iç piyasada hareketlilik yarattı. Küçük esnaf ve hizmet sektörü gelişmeden olumlu etkilendi. Nakit akışının canlanması, yerel ekonomilere katkı sundu.





