Toplantı sonrası yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’nin terörle mücadelesindeki kararlılığı ve ulusal güvenliği ilgilendiren bölgesel gelişmelere yönelik tavrına ilişkin önemli mesajlar yer aldı.
Açıklamada, başta PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ olmak üzere Türkiye’nin milli birliğine ve bekasına yönelik her türlü tehdide karşı yurt içi ve yurt dışında yürütülen operasyonların azim ve başarıyla sürdüğü bilgisi paylaşıldı. Terörle mücadelede kat edilen yol değerlendirilirken, Türkiye’nin üzerine geçirilmek istenen “terör prangasının” sökülüp atılmasıyla toplumsal kardeşliğin daha da güçleneceği vurgulandı. Aynı zamanda, milli hedeflere daha sağlam ve kararlı adımlarla ilerlenebileceği ifade edildi.
FETÖ ile mücadelenin geldiği noktaya dikkat çekilen açıklamada, örgütün tüm unsurlarının ortadan kaldırılmasına yönelik kararlılığın sürdüğü belirtildi. İhanet yapılanmasının tüm kalıntılarının temizlenmesi hedefiyle hareket edildiği vurgulandı.
Suriye’deki gelişmelerin detaylı şekilde ele alındığı toplantıda, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve istikrarını hedef alan saldırı ve işgaller ile bölücü faaliyetlere karşı Türkiye’nin duruşu yinelendi. Açıklamada, bu tür eylemlerin engellenmesinin Türkiye açısından öncelik taşıdığına dikkat çekildi.
İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla başlayan gerilim süreci de MGK gündemindeydi. Ortadoğu’da zaten var olan kırılgan dengelerin daha fazla bozulmaması gerektiği belirtilerek, bölgeyi yeni çatışmalara sürükleyebilecek adımlardan kaçınılması gerektiği mesajı verildi. İsrail’in Filistin, Lübnan, Suriye ve Yemen’den sonra İran’ı da hedef almasının uluslararası hukuka aykırı olduğu ifade edilerek, Gazze’deki insanlık suçlarının devam ettiği ve bu durumun bölgeyi felakete sürüklediği kaydedildi. Bu nedenle uluslararası toplumun daha fazla sorumluluk alması ve harekete geçmesi çağrısı yapıldı.
Ayrıca Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta artan tansiyona da değinilerek, Türkiye’nin barışın sağlanması adına sorumluluk almaya ve katkı sunmaya hazır olduğu bir kez daha dile getirildi.