Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Yılmaz, PKK'nın silah bırakma kararının ardından bu durumun sahada da somut şekilde gözlemlenmeye başlanacağını ve sürecin kısa süre içinde fiilen uygulamaya geçmesini beklediklerini ifade etti. Bunun zaman alacağını ancak kararlılıkla takip edileceğini vurguladı. Bu aşamayı "önemli ve olumlu" olarak nitelendiren Yılmaz, sürecin kendi mecrasında ilerlediğini söyledi.
Yeni anayasa çalışmaları hakkında da konuşan Yılmaz, mevcut anayasanın askeri bir darbe sonrasında yapıldığını ve Türkiye'nin artık sivil iradeyle oluşturulmuş bir anayasayı hak ettiğini belirtti. Yeni anayasanın tek bir siyasi partinin değil, toplumun geniş kesimlerinin uzlaşısıyla hazırlanması gerektiğini söyleyen Yılmaz, AK Parti olarak 11 kişilik uzman bir komisyonla süreci başlattıklarını kaydetti. Anayasa çalışmalarının esasen TBMM çatısı altında yürüyeceğini belirten Yılmaz, en geniş toplumsal mutabakatın sağlanmasının hedeflendiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın DEM Parti heyetiyle görüşmesi konusuna da değinen Yılmaz, görüşmenin önümüzdeki hafta gerçekleşmesini beklediklerini, kesin tarih ve saatin Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklanacağını söyledi. Terörle mücadelede gelinen aşamayı tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiren Yılmaz, örgütün kendini feshetme kararının büyük bir anlam taşıdığını ve tüm siyasi partilerin bu sürece katkı sunması gerektiğini dile getirdi.
Türkiye-Suriye ilişkilerine de değinen Yılmaz, Türkiye'nin istikrarlı bir Suriye'den yana olduğunu, sadece Suriye halkı değil tüm bölge için kapsayıcı ve dengeli bir yönetimin önem taşıdığını belirtti. SDG gibi yapıların bu sürecin dışında kalması gerektiğini söyleyen Yılmaz, Suriye'de eşit vatandaşlığa dayalı bir sistemin herkesin lehine olacağını ifade etti. Türkiye’nin bu süreci güçlü şekilde desteklediğini ve bölgede istikrar isteyen taraflardan biri olduğunu vurguladı.
ABD’nin Suriye politikasıyla ilgili bir soruya cevap veren Yılmaz, bölgede harita üzerinde oynamaya yönelik girişimlerin kabul edilemez olduğunu söyledi. Trump yönetiminin bölgeye dair olumlu mesajlar verdiğini ve yaptırımların kaldırılmasının bu süreçte önemli olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump’la gerçekleştirdiği görüşmelerin de bu yönde etkili olduğunu belirtti.
Suriye’de rejim değişikliğinden sonra 316 bin Suriyelinin gönüllü olarak geri döndüğünü aktaran Yılmaz, bu gelişmenin Türkiye’nin duruşunun doğruluğunu ortaya koyduğunu söyledi.
ABD’nin Türkiye’ye yönelik CAATSA yaptırımlarının kaldırılması gerektiğini belirten Yılmaz, iki müttefik ülke arasında bu tür yaptırımların hiç gündeme gelmemesi gerektiğini ancak geçmişte bazı ihtilafların yaşandığını ifade etti. Son NATO zirvesinde Erdoğan ve Trump’ın verimli bir görüşme gerçekleştirdiğini hatırlatan Yılmaz, şu anda olumlu bir sürecin içinde olunduğunu ve yaptırımların kaldırılmasının beklendiğini söyledi.
F35 ve Eurofighter konularında müzakerelerin sürdüğünü aktaran Yılmaz, Almanya, Fransa ve İngiltere ile görüşmelerde olumlu bir atmosferin oluştuğunu belirtti. Türkiye’nin SİHA teknolojisindeki başarısının uluslararası alanda dikkat çektiğini vurgulayan Yılmaz, geçen yıl savunma ve havacılık ihracatının 7 milyar doları aştığını ve Türkiye’nin bu alanda öncü ülkelerden biri haline geldiğini ifade etti.