NATO’nun doğu ve kuzey kanadında yer alan ülkelerin liderlerini bir araya getiren bu toplantıya, aynı zamanda NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de katıldı. Bu zirve, Haziran ayı sonunda Lahey’de yapılması planlanan NATO Zirvesi için bir hazırlık niteliği taşıyor ve gündeminde Ukrayna’ya sağlanacak destek yer alıyor.
Litvanya’nın ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, “Bükreş Dokuzlusu” olarak bilinen Polonya, Estonya, Letonya, Litvanya, Çekya, Slovakya, Macaristan, Bulgaristan ve Romanya’nın yanı sıra, Danimarka, Norveç, Finlandiya, İsveç ve İzlanda gibi kuzey ülkeleri de katıldı. Toplantı Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nauseda’nın açılış konuşmasıyla başladı, ardından Genel Sekreter Rutte ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy açıklamalarda bulundu.
Toplantının başında söz alan Rutte, 2015’ten bu yana kuzey ülkelerinin NATO’nun doğu sınırında daha güçlü bir savunma hattı inşa etmede önemli rol oynadığını belirtti. Özellikle Finlandiya’nın katılımıyla birlikte doğu kanadının daha uzun ve güçlü hale geldiğini vurgulayan Rutte, kara kuvvetlerinin sayısının artırıldığını ve Baltık Nöbeti ile Güney Kalkanı gibi inisiyatiflerin NATO’nun bu bölgelerdeki varlığını pekiştirdiğini söyledi. Rutte’ye göre, Rusya’nın hızlı silahlanma süreci gerçek ve somut bir tehdit oluşturmaya devam ediyor ve bu tehdidi bölgedeki müttefikler açık biçimde hissediyor.
Önümüzdeki günlerde Brüksel’de yapılacak savunma bakanları toplantısına ve üç haftadan kısa bir süre içinde gerçekleştirilecek Lahey Zirvesi’ne dikkat çeken Rutte, NATO’nun şu anda savunma harcamalarının artırılması ve üretim kapasitesinin geliştirilmesi üzerinde yoğunlaştığını ifade etti. Ona göre, müttefik ülkelerin odaklanması gereken temel konu, caydırıcılığı ve ortak savunma kapasitesini artıracak adımların ivedilikle atılması. Rutte ayrıca, Ukrayna’daki istikrarsızlık sürdükçe Avrupa’da kalıcı güvenliğin mümkün olamayacağını belirterek, hem Ukrayna’nın kendini savunmasına hem de gelecekte olası tehditleri caydırmasına destek verilmesinin kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ise konuşmasında, bir gün önce gerçekleştirilen ve Rus hava kuvvetlerine ciddi zarar veren “Örümcek Ağı” operasyonuna değindi. Zelenskiy’ye göre bu operasyon, Rusya’nın kayıplar yaşaması durumunda barış masasına oturma ihtimalinin daha yüksek olduğunu gösterdi. Rusya'nın savaşta bedel ödemesi gerektiğini vurgulayan Zelenskiy, Ukrayna’nın yalnızca kendi toprakları için değil, tüm Avrupa’nın güvenliği için savaştığını belirtti.
Ayrıca, Rusya’nın yaz aylarında Belarus üzerinden yeni saldırılar planladığını öne süren Zelenskiy, bu tür tehditler karşısında NATO üyelerinin daha da kenetlenmesi gerektiğini ifade etti. Ukrayna’nın daha da güçlendirilmesi gerektiğini savunan Zelenskiy, bu şekilde savaşın yayılmasının önüne geçilebileceğini söyledi.
İstanbul’daki görüşmelere de değinen Zelenskiy, Ukrayna heyetinin barışa ulaşmak için gerekli tüm adımları atmaya hazır olduğunu ifade etti. Ona göre, bu sürecin ilk adımı ateşkesin sağlanması ve esir takası ile kaçırılan çocukların iadesi gibi insani meselelerin çözüme kavuşturulması olmalı. Bu temel konuların doğrudan liderler düzeyinde çözülebileceğini dile getirdi.
Zelenskiy’nin en dikkat çekici çıkışı ise Rusya’ya yönelik yaptırım talebi oldu. İstanbul’daki görüşmelerin sonuçsuz kalması halinde, Avrupa Birliği’nin 18. yaptırım paketinin ve özellikle ABD’den beklenen güçlü yaptırımların –ki bunların Trump döneminde söz verildiğini hatırlattı– derhal uygulamaya konması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda gecikmenin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Toplantı sonunda, NATO Genel Sekreteri Rutte’nin Litvanya, Polonya, Romanya, Danimarka ve Ukrayna liderleriyle birlikte ortak bir basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor. Bu açıklamaların, özellikle Rusya’ya yönelik stratejik tutum ve Ukrayna’ya yapılacak yardımlar açısından belirleyici olması öngörülüyor.