11 Eylül tarihinde Yunanistan'ın Lutsa bölgesinde gerçekleşen "çete hesaplaşması" olayına ilişkin yeni detaylar gün yüzüne çıktı. Yunanistan'ın önde gelen gazetelerinden Ta Nea, suikastın öncesinde ve olayın gelişimini anlatan bilgileri paylaştı. Polis soruşturması devam eden bu olayda, 6 Türk vatandaşının ölümüne neden olan kişinin, aslında bu çete üyelerini tuzak kurarak hedef aldığı belirlendi.
Yunan polisi, Lutsa'daki soruşturmayı derinleştirerek, saldırıyı planlayan ve gerçekleştiren kişinin 32 yaşındaki Süleyman olduğunu açıkladı. Olaydan sadece iki saat sonra Mitilini adasına gitmeye hazırlandığı sırada yakalandığı bilgisi de paylaşıldı.
Detaylara göre, 32 yaşındaki bu kişi, saldırıya uğrayan Türkleri korumak adına yaklaşık iki ay boyunca onlarla birlikte oldu ve güvenlerini kazandı. Grubu İtalya'ya götürme sözü vererek, aslında zaman kazanmak amacıyla bu vaati verdiği ortaya çıktı.
Yunan medyası, "Güvenlerini kazanırken suikastın planlarını sabırla hazırlamıştı. 28 yaşındaki başka bir Türk vatandaşının da ona yardım ettiği ve dün yakalandığı" şeklinde ifadelerle olayı aktardı. Her iki şüphelinin de cinayet anında olay yerinde olduğu, hem görgü tanıklarının ifadeleri hem de güvenlik kamerası kayıtlarıyla doğrulandı.
Yunan polisi şu an için üçüncü bir kişiyi ararken, dördüncü bir suç ortağının da olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
Suikastın gelişimine dair bilgilere göre, 11 Eylül sabahı 32 yaşındaki saldırgan, Türklerin yaşadığı eve iki berber gönderme teklifi yapmış, ancak güvenlik nedeniyle bu teklif kabul edilmemişti. Planlarının başarısız olması üzerine saldırgan, suikastı grupla birlikte evde gerçekleştirmeyi düşünmüş, ancak bu plan da gerçekleşmedi.
Sonrasında 32 yaşındaki şüpheli, grubu İtalya'ya götürme vaadiyle ikna etmiş, sahte Alman plakalı araçla ve sahte uçak biletleriyle hareket etmişti. Aynı zamanda yakalanan 28 yaşındaki diğer Türk şüphelinin de otomobilin rotası üzerinde bir pusuda beklediği belirlendi.
Grubun havalimanına gitmek için iki ayrı taksiyi tercih etmeyi düşündüğü ancak 32 yaşındaki Süleyman'ın, "Havalimanı çok yakın zaten" diyerek grubu ikna ettiği ifade edildi. Ta Nea gazetesindeki habere göre, "Bu an, onun planı için kritik bir andı. Altı Türk, 32 yaşındaki saldırganın otomobiline binerek kesimhaneye götürülen koyunlar gibi hareket ettiler" ifadesi kullanıldı. Polise ifade veren bir görgü tanığı ise otomobilin havalimanının ters istikametine gittiğini ve aracın uzaklaştıktan 2-3 dakika sonra silah sesleri duyduklarını ifade etti.
KAÇMAYA ÇALIŞIYORMUŞ
32 yaşındaki şüphelinin otomobili bir noktada durdurduktan sonra hızla kaçmaya çalıştığı ve ardından silahlı saldırıya uğradığı tahmin ediliyor. Saldırının ardından, planı organize eden kişinin bir taksiyle kaçtığı ve Neo Faliro'da bulunan bir otele sığındığı belirtiliyor. Bu kişinin Midilli adasına gitmek üzere hazırlık yaptığı bilgisi de ortaya çıktı.
Ancak Yunan polisi tarafından yakalanan şüphelinin bavulunda iki sahte kimlik ve dört mermi bulundu. Gözaltına alınan 32 yaşındaki şüpheli ile 28 yaşındaki diğer şüphelinin Yunanistan'da siyasi sığınmacı statüsünde yaşadıkları ifade ediliyor.
Yunan polisi kaynaklarına göre, her iki şüpheli de insan kaçakçılığı faaliyetleriyle ilişkilendirilmekte.
