Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi olan Prof. Dr. Alpay Azap, Eris varyantı hakkında Demirören Haber Ajansı'na önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Azap, pandeminin tamamen sona ermediğini, ancak belirli bir seyir izlediğini vurgulayarak, Covid-19'un zamanla endemik bir hastalık haline geldiğini ve dönemsel olarak artıp azalan vaka sayılarıyla seyrettiğini söyledi.

PANDEMİ DÖNEMİ GİBİ KAPANMALAR BEKLEMİYORUZ 

Eris varyantının ülkemizde görülmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade eden Prof. Dr. Azap, varyantın özellikle Amerika, Kuzey Amerika ve Avrupa'da artış gösterdikten sonra Türkiye'ye ulaştığını belirtti. Ancak bu varyantın daha ağır hastalıklara yol açmadığını ve Covid-19'un üst solunum yolu enfeksiyonlarına benzer şekilde seyrettiğini açıkladı. Bu nedenle, panik yapmaya gerek olmadığını ve tekrar pandemi döneminde yaşanan kısıtlamaların veya kapanmaların beklendiğini düşünmediklerini ekledi.

KAYNAR SU YANIĞI NASIL TEDAVİ EDİLMELİ? KAYNAR SU YANIĞI NASIL TEDAVİ EDİLMELİ?

VARYANT ANALİZİ YAPTIRMAK ÖNEMLİ 

Eris varyantının diğer solunum yolu virüslerinden ayırt edici bir özelliği olmadığını ve Covid-19 tanısının sadece testlerle konulabileceğini belirten Prof. Dr. Azap, vatandaşların solunum yolu enfeksiyonu belirtileri gösterdiğinde test yaptırmalarının önemli olduğunu vurguladı. Ayrıca, virüsün sürekli olarak değiştiğini ve yeni varyantların ortaya çıktığını belirterek, bu nedenle varyant analizlerinin önemli olduğunu söyledi. Prof. Dr. Azap, yeni varyantların daha kolay bulaşabilme potansiyeline sahip olabileceğini ancak ağır hastalıklara yol açma olasılığının düşük olduğunu ifade etti. Bu nedenle sağlık otoritelerinin dünya genelinde bu varyantları yakından takip ettiğini ve halkın da solunum yolu enfeksiyonu belirtileri durumunda test yaptırmaları gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Azap, "Ancak virüs o kadar değişti ki, ilk hazırlanan aşıların şu anki mevcut değişmiş olan varyantlara, örneğin Eris varyantına karşı etkinliği çok azaldı. Şu an için özellikle genç, sağlıklı kişilerin elimizde bulunan aşıyla aşılanmasına gerek yok. Dünyada yeni aşılar geliştirildi. XBB.1.5 varyantını içeren tekli bir aşı var. En yeni aşı bu ve eylül ayından itibaren Kuzey Amerika ve Avrupa'da kullanım onayı aldı ve kullanılmaya başladı. Kış sezonuna girerken bu aşıyla tek doz aşılanmak gereklidir. Fakat şu anda ülkemizde bu aşı olmadığı için biz eski aşıyı daha önceden aşı şemasını tamamlamış kişilere önermiyoruz ama daha önce Covid-19 aşılarını tamamlamamış ise eski aşıyla da olsa insanların mutlaka bir kür aşı şemasına yani 3 dozdan oluşan mRNA aşı şemasını mutlaka tamamlamalarını öneriyoruz. Bir an önce de XBB.1.5 aşısının ülkemize gelmesini bekliyoruz. Bu aşı Eris varyantına karşı da oldukça koruyucu. Ülkemizde yüksek hastalık risk gruplarının bu aşıya ihtiyacı var. Bir endemik hastalığa dönüştü. Pandemi düzeyine çıkması için ancak yeni virüsün çıkması gerekir. O da artık yeni bir virüstür. SARS-CoV-2'nin çok değişmiş ve ağır hastalık yapan bir formunun ortaya çıkması gerekir. Virüsün bugüne kadar izlemiş olduğu değişime bakarak aslında böyle bir olasılığın çok düşük olduğunu söyleyebiliriz. Pandemiler devam edecek ama muhtemelen SARS-CoV-2'den değil, belki tekrar bir gripten bekliyoruz ya da başka bir koronavirüsten veya bambaşka bir virüs ailesinden yeni pandemiler gelebilir" diye konuştu. 

651004be470a9b1bc8a101ec