İnegöl'de turizm potansiyeli en yüksek yerlerden biri olan Fevziye-Elmaçayır kırsal mahalleleri arasında yer alan kanyon, gölet, orman parkı ve leylek pınarı son yılların en dikkat çeken destinasyonlardan biri olarak gösteriliyor.

İnegöl Belediyesi bir yandan bölgeyi turizme kazandırmak için çalışmalarını sürdürürken diğer yandan doğaseverlerin akınına uğrayan bölge, konuşulmaya devam ediyor. Bölgeye giden yerli turistler özellikle yerli halktan bilgi edinmeyi de sürdürüyor.

Köye gelen misafirleri en çok ise buz gibi suya sahip olan Leylek Pınarı etkiliyor. Uludağ'da eriyen karların yer altında yer alan akarsulara karışması sonrası ilk bahar mevsiminde yer üstüne çıkan su, bu özelliği ile Türkiye'de benzerlerinden ayrılıyor.

Kışın gelmesi ile yer altına çekilen, bir anlamda kuruyan pınar, Leyleklerin göç ettiği aylarda ortaya çıkıyor. Fevziye köyünde doğan, emekli öğretmen Kemal Özdemir'den alınan bilgilere göre Leylek Pınarının gerçek kaynağı Uludağ'da bulunuyor. Özdemir'in aktardığı bilgilere göre, kış mevsiminde yağan karlar, lodusun ve sıcakların etkisi ile yer altında bulunan akarsulara karışıyor. Karların erimesi taşan yer altı suları farklı bölgelerden yer üstüne taşıyor. Aşan yerlerin başında da Leylek pınarı geliyor. İlk baharda göç etmeye başlayan Leylekler bu pınarda dinleniyor. Bu nedenle bu bölgeye Leylek suyu adı veriliyor. Muhteşem berraklığı ve soğukluğu ile bilinen Leylek Pınarı, havaların soğumaya başlaması ise çekiliyor.

Oysa genelde akarsular genelde yazın kuruyup kışın coşarken Leylek Pınarında tam tersi oluyor. Bunun nedeni ise Leylek Pınarının tamamen kaynak suyu olması ve kar suların beslenmesidir.





