Aidatlara gelen yüksek zamlar bütçeleri zorlarken, birçok yerde aidatlar artık kira seviyesine ulaştı. Özellikle İstanbul’daki lüks sitelerde kira fiyatlarını aratmayan aidatlar, vatandaşları “aidat göçüne” yönlendiriyor. Ev alırken ya da kiralarken aidat tutarı artık en az kira kadar önemseniyor. Yüksek aidatlı bölgelerden daha uygun sitelere taşınma eğilimi hızla artmış durumda.

Çalışan ve emekli maaşlarının enflasyon oranında yükselmesine rağmen kira ve aidatların 2-3 kat artması hane bütçelerini ciddi şekilde sıkıştırdı. Toplu Yaşam Alanlarında Aidat ve Yönetim 2025 Veri Analizi, aidat rekorlarının Muğla’da kırıldığını; İstanbul’da ise Beşiktaş, Sarıyer ve Şişli gibi ilçelerde aidatların 10 bin TL’yi geçtiğini ortaya koydu.

TÜİK, 2025 yılında yalnızca İstanbul’da 117 binden fazla taşınma yaşandığını açıklayarak, “Bu durum, hane halklarının bütçelerini dengelemek için daha ekonomik yaşam alanları arayışında olduğunu açıkça gösteriyor" ifadelerini kullandı.

Apartman Site Yöneticileri ve Sakinleri Derneği Başkanı Avukat İbrahim Güllü, aidat artış oranlarının enflasyonun üzerinde olduğunu belirterek, "Aidatlardan hem mülk sahibi hem de kiracı sorumlu. Kiracılar kiraları ödemekte zorlanırken aidatların ödenmemesini fırsat bilen ev sahipleri kiracısını tahliye imkanına sahip olabiliyor. Çalışanlar ve asgari ücrete yaklaşık yüzde 30 zam yapılırken aidat artışlarının yüzde 75-100’lere kadar çıkması birçok kişinin aidatını ödeyememesine neden olacak. İlerleyen günlerde aidatlardan kaynaklı icra takiplerinin sayısında artış yaşanabilir" uyarısında bulundu.

Yazılı bildirim şart

Site toplantılarında aidat şikayetlerinin yazılı olarak bildirilmesi ve tutanağa itiraz şerhi konulmasının altını çizen Güllü, "Yüksek aidatlara karşı toplantıya katılıp şerh verildiyse toplantı tarihinden itibaren 1 ay, katılım olmazsa 6 ay içinde Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde yüksek aidat kararının iptali için dava yoluna gidilmelidir" dedi ve devam etti:

"Şikayetlerin artmasının temel nedenlerinden birisi de bazı yönetimlerce şeffaf ve dürüst yönetim hizmetlerinin verilmemesi, yönetimin mafyalaşması ve rant kapısı haline getirmeleri ve denetim kurulunun görevini yapmaması ya da yönetimle birlikte hareket etmesidir. 50 ve üstü daire sayısı olan apartman veya siteleri yönetim şirketler yönetmeli. Bu şirketleri de bağımsız denetim şirketleri denetlemeli. Yöneticilerin sicil kaydı oluşturulmalı."

Profesyonel destek alınmalı

Haber Global'den Siber Gülersöyler'in haberine göre, Türkiye Kentsel Tesis Yönetim Derneği Genel Başkanı Suat Sandalcı, fahiş aidatların nedeninin amatör kişiler tarafından bütçenin doğru yönetilememesi olduğunu söyledi. Çözüm olarak, kat maliklerinin bu işleri profesyonel ekiplerle yönetmesin gösteren Sandalcı, kat maliklerinin yönetim toplantılarına katılmamasını da eleştirdi. Sandalcı, "Şayet katılmazlarsa, kat malikleri genel kurul toplantılarında sunulan işletme projesi kabul edilir. Ödemek istemediğiniz yüksek aidat tutarlarıyla karşı karşıya kalabilirsiniz" dedi.

Bir sitenin aylık giderlerinin yüzde 70'inin personel, kalanlarının ise bakım, temizlik giderlerinden oluştuğunu anlatan Sandalcı, "Ocak ayı itibariyle yaklaşık yüzde 40 oranında aidat artışları olacağını öngörüyoruz. Bunun üstündeki artışlar ise fahiş olarak değerlendirilecektir" şeklinde konuştu.

Meclis'e getirilen Tesis Yönetim Yasası hakkında konuşan Sandalcı, "Biz yılbaşından sonra onaylanacağını umuyoruz. Onaylanırsa, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabi yönetim faaliyeti hizmeti veren profesyonel yönetim şirketleri lisanslaşacak. Aynı zamanda yılda en az bir defa zorunlu denetim olacak. Denetim esnasında lisans iptali de gündeme gelecek" diyerek açıklamalarını noktaladı.

Kaynak: HABER GLOBAL