Başkan Bozbey, Bursa ekonomisini zor günler beklediğini belirterek, “Bursa önümüzdeki süreçte iflaslar ve konkordatolar açısından en fazla etkilenecek kentlerin başında gelecektir. Bu nedenle Bursa’da farklı bir anlayışa geçmemiz gerekmektedir” dedi.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, gündemdeki gelişmelere ilişkin kamuoyuna Merinos’ta düzenlenen toplantıyla açıklamalarda bulunuyor.
Toplantıda dikkat çeken konuşmalardan birini Bursa Büyükşehir Belediye başkanı Mustafa Bozbey yaptı.
TASARRUF MESELESİ
Bozbey, “Gelelim bir diğer konuya: Tasarruf meselesi. Son günlerde bazı kişi ve gruplar, algı oluşturarak vatandaşın kafasını karıştıracak açıklamalar yapıyor. Özellikle fiyat düzenlemeleriyle ilgili spekülatif söylemlere açıklık getirmek istiyorum. Değerli arkadaşlar, biz Büyükşehir Belediyesi olarak kendi paramızı değil, vatandaşın parasını harcıyoruz. Yani bu para bizim değil, 3.3 milyon Bursalının hakkıdır. Yeni doğan bir çocuğun bile bu bütçede hakkı vardır. Dolayısıyla bu bütçeyi adil, hakkaniyetli ve kamu yararını gözeterek kullanmak zorundayız. Bugüne kadar bu anlayışla hareket ettik, bundan sonra da bu şekilde davranacağız. Belediyenin bütçesini asla çarçur etmeyiz, başka kanallara yönlendirilmesine de izin vermeyiz. Bize vatandaşımız nerede ihtiyaç olduğunu söylüyorsa, sosyal desteklerimizle birlikte o alanlara yatırım yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.
İFLASLAR VE KONKORDATOLAR!
“Suyla ilgili konulara gelirsek; belediyelerin ekonomik zafiyetleri söz konusudur. Geçtiğimiz yıl Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak 36,5 milyar liralık bir bütçe belirledik. Ancak yılın altıncı ayı itibariyle elde ettiğimiz toplam gelir yaklaşık 13 milyar lira oldu. Yıl sonunda bu rakamın 26 milyar liraya çıkmasını öngörüyoruz. Hadi bir milyar daha eklense bile toplamda yaklaşık 10 milyar lira açık söz konusu. Bunun nedeni ise ekonomideki durgunluktur. Vergi tahsilatında yaşanan düşüşler ciddi etki yaratmıştır. Bursa'da yılbaşından itibaren birçok fabrika kapandı. Binlerce gencimiz işsiz kaldı ve belediyemizde çalışmak umuduyla başvuru yapıyorlar. İl başkanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz, muhtarlarımız bu konuda yoğun baskı altında. İnsanlar çaresizce iş arıyor, kimisi üniversite mezunu olmasına rağmen, “Ben çaycılık yapmaya da razıyım, yeter ki çocuklarıma ekmek götürebileyim,” diyor. Bunları yaşamak, anlatmak gerçekten zor. Ülkemizin geldiği nokta ortada. Ekonomi hepimizin ortak sorunu haline geldi. Güvenin olmadığı bir ülkede yatırım da olmaz. İş dünyasıyla yaptığımız görüşmelerde birçok yatırımcının yatırım yapmaktan vazgeçtiğini ifade ettiğini üzülerek söylüyorum. Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz? Bursa önümüzdeki süreçte iflaslar ve konkordatolar açısından en fazla etkilenecek kentlerin başında gelecektir. Bu nedenle Bursa’da farklı bir anlayışa geçmemiz gerekmektedir. Sanayi ve hizmet sektörünü birlikte geliştirmemiz şart. Tek başına sanayi ile ilerlemek mümkün değildir. Hizmet sektörünü büyütüp, ticaretle desteklediğimizde nefes almaya başlıyoruz. Bu da birçok insanımıza iş kapısı açıyor. Bu yöndeki çalışmalarımız hızla devam ediyor"

Muhabir: ŞERİFE ÖZ