Hamile olan kadınların gebeliğinin başladığı günden itibaren 20 hafta içerisinde bebeklerini kaybetmelerine düşük denilmektedir. Düşük oranın büyük bir kısmı gebeliğin ilk 12 haftasında görülmektedir. Düşük riski daha önce hiç düşük yapmamış kadınlarda %15 iken, daha önce düşük yapmış kadınlarda %20 ile %40 arasında değişmektedir. Düşüğün nedenleri ise; Embriyoya ait kromozom anomalisi, Miyomlar, Çoğul gebelikler, Böbrek hastalığı, Tiroit hastalıkları, Genetik, Annede görülen akut durumlar, Teratojenik ya da Mutajenik etkiler, Gebe kadının yüksek bir yerden düşmesi, Ağır kaldırması gibi çoğaltılabilir.

Düşüğün çeşitlerini ise; kaçınılmaz düşük, kaçırılmış düşük, iltihaplı düşük olarak sayabiliriz. Düşüğün ilk belirtileri ise vajinal akıntı, hafif ya da şiddetli ağrı, akıntıya bağlı lekelenmeler, kanamalar ve parça düşmeleri diyebiliriz. Düşük yaptıktan sonra kişinin karın bölgesinde, bel bölgesinde ve kasık bölgelerinde şiddetli ağrı ve kramplar oluşabilir. Eğer kanama ve ağrılar aynı anda görülürse düşük yapma olasılığınız oldukça fazladır.

Düşük yaptığınızı anladığınızda en yakın kadın doğum servisine başvuru yapmalısınız. Ve düşükten sonraki hafta içerisinde cinsel ilişkiye girmemeli ve duş almamalısınız. Eğer cinsel ilişkiye girer ya da duş alırsanız kanallarınız açık olduğu için enfeksiyon kapma riskiniz oldukça fazla olacaktır. Bazı insanlarda düşük sürekli tekrarlamaktadır. Bu genetik ya da hastanın sağlık sorunları yüzünden olabilir. Bu durumlarda kadın doğumlara gözükmek ve tedavi olmak gerekir. Düşük yapan bireyler tekrar hamile kalabilirler.

Editör: Öznur Dede