Terörsüz Türkiye'ye katkı sağlamak amacıyla İnegöl'de faaliyet gösteren Navi Kurumsal ve Stratejik İç Çözümleri tarafından hazırlanan rapor tamamlandı.
İlçede görev yapan Avukat Emir Vural'ın başkanlığında hazırlanan rapor, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin flaş çıkışıyla bir devlet politikasına dönüşen çalışmalara ciddi katkı sağlayacak görüş önerilerden oluşuyor.
23 sayfalık raporda, Terörsüz Türkiye'nin Felsefesi, Dilsel Hassasiyet, Sosyolojik Bağlam, Dinin Toplumsal Anlamı ve Gücü, Ekonomik Kalkınma, Hukuki Tutarlılık, İletişim/Medya Desteği, Sinemanın Yapabilecekleri, Edebiyat ve Ortak Gelecek, Psikolojik Rehabilitasyon, Eğitim Katkısı, Uluslararası Denge, Sivil Toplum, Politik İletişim gibi birçok başlıkta öneriler yer alıyor.
SORUN GÜVENLİK ÖNLEMLERİYLE ÇÖZÜLEMEZ
Raporu özenle hazırlayan Av. Emir Vural, terörle mücadelenin yalnızca güvenlik önlemleriyle çözülemeyeceğini ve felsefi temellendirmelerin gerekli olduğunu söyledi.
Av. Emir Vural'ın başkanlığını yaptığı Navi Kurumsal ve Stratejik İç Çözümleri firmasının hazırladığı raporda "Adaletsizlik, özgürlük talebi ve manipülatif ideolojiler terörün temel beslenme kaynaklarıdır. Adalet, toplumsal barışın temeli, özgürlüğü kolektif sorumluluk çerçevesinde yeniden tanımlanmasıdır. Eleştirel akıl, sahte hakikatleri ayırt ederek toplumsal bilinç oluşturur. Yeni bir toplumsal sözleşme, devlet-toplum ilişkisini ortak akıl ve vicdan çerçevesinde yeniden kurar" denildi.
EMPATİ VE HAKİKAT DİLİ ŞART
Terörsüz Türkiye Raporunda, dilin önemine de vurgu yapılarak, "Dil, toplumsal birliği ve ortak bilinci taşır; ayrıştırıcı ve nefret üretici dil terörü besler. Ortak vicdan dili, empati dili ve hakikati arama dili oluşturulmalıdır. Eğitim, medya ve siyasal söylemde dilin yeniden inşası toplumsal barışın kültürel temelidir. Terör, toplumsal eşitsizlikler, aidiyet boşlukları ve kimlik çatışmalarından beslenir. Sosyal dayanışma ağları güçlendirilmeli, yerel yönetimler ve katılımcı demokrasi desteklenmelidir. Toplumsal adaletin sağlanması, kapsayıcılık ve güvenin tesis edilmesi terörün sosyolojik zemininin ortadan kalkmasını sağlar" denildi.
DİN ÖNEMLİ BİR REFERANS
Raporda sorunların çözümünde dinin önemli bir referans olduğu da belirtilerek, "Din, toplumsal düzenin ve bireysel ahlakın kritik referansıdır. Terör örgütleri dini manipüle eder; dinin barış, adalet ve merhamet mesajları doğru şekilde topluma aktarılmalıdır. Dini eğitim etik, merhamet ve toplumsal sorumluluk odaklı olmalıdır" dendi.
ADİL KALKINMA ŞART
Raporda ekonominin sorunların çözümüne olan etkisi de dile getirilerek, "Ekonomik dışlanma ve yoksulluk terörün en güçlü propaganda alanıdır. Adil kalkınma, bölgesel eşitlik ve fırsat eşitliği sağlanmalıdır. Toplumsal bağların güçlendirilmesi, ötekileştirme karşıtı kapsayıcı politikalar önemlidir.
HUKUK DEVLETİ VURGUSU
Raporda hukuk sistemine yönelik önerilere de yer verilerek, "Hukuk devleti ilkesinden taviz verilmemeli; adil, kapsayıcı ve şeffaf hukuk sistemi kurulmalıdır. Terörle mücadelede hukuk, suç sonrası cezalandırmadan ziyade önleyici ve dengeleyici bir rol üstlenir. Temel hak ve özgürlüklerle dengeli hukuk düzeni, toplumsal güven ve barışın teminatıdır." denildi.
TERÖR ALGISI SONLANDIRILMALI
Raporda çıkan haber ve terör açıklamalarına da verilerek "Medya, terör algısını güçlendirecek söylemlerden kaçınmalı, barış odaklı perspektif geliştirmelidir. Etik ve hakikat odaklı gazetecilik, toplumsal dayanışmayı güçlendirir. Medya okuryazarlığı ve dezenformasyonla mücadele stratejileri kritik önemdedir. Sinema toplumsal hafızayı kurar; şiddeti pekiştirmek yerine barış, empati ve ortak insanlık duygusunu güçlendirmelidir. Travmaların görünür kılınması, farklı kimliklerin hikâyelerinin aktarılması ve şiddetin anlamsızlığının gösterilmesi önceliklidir. Uluslararası barış odaklı yapımlar, Türkiye’nin küresel söylemini destekler. Edebiyat toplumsal yaraları işler ve kuşaklar arası barış bilinci yaratır. Travmaların görünür kılınması, farklı kimliklerin deneyimlerinin aktarılması ve ideolojik manipülasyonların açığa çıkarılması önemli rol oynar. Genç kuşaklar üzerinde ahlaki ve düşünsel bir eğitim aracı olarak işlev görür." denildi.
EĞİTİM MÜFREDATI YENİDEN TASARLANMALI
Raporda eğitim müfredatına yönelik önerilere de yer verilerek "Terör, bireysel ve toplumsal travma üretir; kolektif travma terapisi ve psikolojik dayanıklılık geliştirmek gerekir. Güven, aidiyet ve empatiyi güçlendirecek topluluk temelli programlar hayati önemdedir. Psikolojik bütünleşme, fiziksel güvenlik kadar stratejik bir rol oynar. Eğitim sistemi, farklılıkları zenginlik olarak gören, eleştirel düşünceyi ve ortak değerleri önceliklendiren bir vizyonla yeniden inşa edilmelidir. Müfredat, pedagojik yaklaşım ve erişim, radikal ideolojilere karşı direnç kazandıracak şekilde tasarlanmalıdır. Sosyal sorumluluk projeleri ve kapsayıcı eğitim, toplumsal aidiyet ve barış kültürünü güçlendirir" denildi.
Hazırlanan raporun Terörsüz Türkiye politikasına katlı sağlaması amacıyla Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi başta olmak üzere TBMM'de grubu bulunan partilere gönderileceği öğrenildi.