Ligde son 2 haftaya girilirken özellikle düşme noktasında ligin kaderini İnegölspor belirleyecek gibi.

İç sahada oynadığımız Arnavutköy maçı da bunlardan biriydi ki, bu maç hem Arnavutköy hem Derince hem de Sarıyer ile Etimesgut’un gözünü bizim maça dikmesiydi. Bizim için ise sıradan bir maç gibiydi. Kimi oyuncu işin ciddiyetiyle mücadele etti. Kimi ise kendi sahada aklı dışarda mücadele etti. Maçın adamı kaleci Egemen idi ki, net 4 gole doğrudan etki yaptı. Birde kale çizgisinden Ömer ve Kadir’in çıkardığı toplar var, es geçmeyelim. Rakip devre arasında yaptığı transferlerle zaten bu ligde kalacağının sinyalini vermişti. Yani hem kağıt üstünde hem de saha içinde bir farkındalık oluşturmuşlardı.

Kaçırdıkları pozisyon ve oynadıkları futbol bunu 90 dakika içinde de taraftarlara göstermişti. Ama yine de benim çok ekstra işler beklediğim oyuncuların erken ligi bitirmeleri kafamı karıştırdı. Teknik heyetin oyuncu değiştirmede gereksiz dakikaları beklemesi, yine aynı tas aynı hamam oyuncuların sanki sözleşmede yazılı madde gibi sahada kalmaları işin durumunu özetler gibiydi.

Oyundan çok önceden çıkması gereken Nadir’in maç sonuna kadar sahada tutulup ardından seyirci ile dalaşması akabinde formayı yere atması ayrı bir fiyasko oldu. Ama ben Nadir’e kızmıyorum. Bu oyuncuyu bildikleri halde alan ve aldıranları konuşmak gerek.

Son olarak yediğimiz gole gelelim, dünyanın hiçbir yerinde oyunun son dakikasında rakip ceza alanı içine serbest vuruş kullanırken böyle adam paylaşımı, böyle kademe anlayışı olmaz olamaz. Hele hele 3 oyuncu arkada bomboş bırakılmaz. Ha ofsayt taktiği diyelim ona da itiraz yok. Kısaca bu kadar insanları aptal yerine koymayalım arkadaşlar. Gol yenir ama bu şekilde asla...